Monday, July 28, 2008

usanc gecesi

bu bombalar, bu patlamalar, bu cinayetler ne icin.
gözlerimiz utanc ve usancla dolu ne icin.
yine bir isiksiz ve lekeli gece
bütün sözcükler beyhude.

Thursday, July 24, 2008

cinsiyetciler

son gunlerde kadina yönelik siddet, istismar, ayrimcilik daha bir gorunur hale geldi, daha cok tartisilmaya ve elestirilmeye basladi. boylesine önemli bir farkindaligin olusmasi suphesiz beni memnun ediyor. ne var ki, icinde kadin yer alan her fotografin, her reklamin, her haberin cinsiyetci oldugunu söylemenin yaniltici olabilecegini düsünüyorum.

gectigimiz aksam bir sohbet sirasinda da hakim kelime cinsiyetcilikti ve sohbetin sonunda bu blogun da cinsiyetci bir blog olarak damgalanabilecegini düsündüm dogrusu. degerli bir feminist arkadasimizin beni bu konuda aydinlatmasini rica ediyorum.

haydi bir de soru sorayim, cahit sitki'nin bir dizesi söyledir: "çiçek açmış agac hangi kizin ruyasidir"

simdi cahit sitki'ya cinsiyetci mi diyecegiz, merak ettim.

Wednesday, July 16, 2008

yasamak

sözcükler mühim,
hayaller müstesna,
yasamak muamma.

Saturday, July 12, 2008

coskulu bir gönül

tatmin edilmemis ihtiraslarin feryada geldigi bir gecede canina kiyan bir adamin haberini okudum bugun. sevgilisiyle beraber tatile giden, aralarinda cikan tartisma sirasinda kadinin gözleri önünde silahliyla intihar eden bir adam. uzun zamandir karisindan ayri yasadigi söylenen, sevgilisiyle bir otel odasinda kavgaya tutusup her seye son veren bir adam.

kim bilir nasil bir heyecan ve hazzin umulmadik coskularina kapilarak gelmislerdi o otel odasina. kim bilir o gece o oda hangi duygularla dolup tasmisti. hickiriklar, haykirislar, göz yaslari, endiseler, yeminler, sözler ve sitemler hemen hepsi eminim ki oradaydi o gece.

bir adam, henüz gerceklesmemis günler, henuz bilmedigi bir yasam ve aslinda henuz tanimadigi bir kadin ugruna ölmeyi tercih etti.

Thursday, July 03, 2008

kagit fenerler

gecelerin daha az hirpalayici ve harap edici, daha fazla teskin ve teselli edici olmasini isterdim. bir kusun kanatlarina takilsam ve solugu kagit fenerlerle aydinlanmis bir sahilde alsam...

Wednesday, July 02, 2008

haksizlik,ifrat ve insan

insan = ifrat ve tefrit potansiyeli diye not almis yakin bir arkadasim kitabinin üzerine. bu kitabi sen de seveceksin dedi, senin düsüncelerin var bu kitapta diye de ekledi. benim aklim o kucuk notta kalmisti, hala da aklimda, insanin asirilik yaparak kendisine bazen de cevresine zarar verdigi durumlar.

insana dair olan hicbir sey benim yabancim olamaz, ben hep bu anlayista oldum, hala da oyleyim. ne var ki, kendime karsi bazen acimasiz davrandigimi, kendi asiriliklarima karsi hosgörüsüz oldugumu biliyorum. asirilik baskasina yönelen bir durum oldugunda, isin icine haksizlik da giriyor ve benim icin celiski sanirim burada basliyor. haksizlik etmekten hep korktum, yine de haksizlik etmeden yasamak kolay degil. haksizligin farkinda olmak ve bundan üzüntü duymak, o haksizligi hafifletebilir mi bilmiyorum.
cool hit counter