Sunday, June 13, 2010

müsveddeler arasinda ben

bugün odami temizledim, adamakilli temizledim, bir ara odada ne varsa kendimle birlikte çöpe atmak istedim. kirik dökük, harabi bir ruh halinin tasviri gibiydi odanin dört kösesindeki esyalar. senelerdir posetinden cikmayi bekleyen dergiler, gazete kupürleri, müsveddeler, maziye cagri makamında kalemler, silgiler, ataçlar, kenara köseye ilistirilen kucuk notlar. bütün bunlarin icinden cekip cikarilmaya calisilan bir hayat, orada hevesle tutulmuş notlarda, yarim birakilmis yazilarda bekleyen, iste senin hikayen budur dedirten ve seni o hikayeye buyur edip de giriş iznini öyle kolay vermeyen bir hayat. öylesine bitimsiz bir arayış, orada oldugunu bildigin, tam erisecekken yitiriverdigin bir sen, ümitsizliklere, tereddütlere düşşen de izini bulduktan sonra pesini birakamayacagin bir hikaye, kendi hikayen.

4 Comments:

Blogger bulut said...

kırık ve döküklüğümüz sayesinde insan kalabiliyormuşuz gibi gelir bana. bilemiyorum niye, ben bu yazıyı okuyunca mutlu oldum. "ben su içerken daha kaç kişi su içiyordur"u hatırlattı bana. pek anlatamadım, farkındayım. ama öyle. :)

12:26 AM  
Blogger Melmoth said...

gayet iyi anlattin, orhan pamuk'un senin de sevecegini düsündügüm sözlerini hatirlattin bana. "(...)bizim gibi allah'in alçakgönüllü kullarinin samimiyeti, hüner ve mükemmeliyet zamanlarinda degil, tam tersi, dil sürcmesinin, hatanin, kirikligin ve acikli kirilganligin yasandigi anlarda ortaya cikar."

3:32 PM  
Blogger bulut said...

peki.:) neredendir bu?

10:25 PM  
Blogger Melmoth said...

benim adim kirmizi'dan bir alinti. samimiyet ve kirilganlik arasindaki iliskiyi, senin satilarindaki samimiyetin kaynagini aciklikla anlattigi icin bu alintiya basvurdum.

1:00 AM  

Post a Comment

<< Home

cool hit counter