Friday, October 26, 2007

nefes

bizden belki de en cok cekenler, en cok haksizlik gorenler hep en yakinimizdakiler. her birimiz bir digerinin mutluluguna engelsek sayet, mutluluklarina engel olduklarimizin basinda en sevdiklerimiz geliyor. hepimiz tüm samimiyetimizle, dayanisma ve paylasma duygulariyla en yakinimizda olanlara sikintili ve acili zamanlarinda destek olur, kol kanat gereriz. peki ya dostlarimizin, canim cigerim dediklerimizin mutlu zamanlarini da kötü zamanlarini paylastigimiz gibi samimiyetle paylasiyor muyuz. onlarin mutlulugunu kendi mutlulugumuzmus gibi yasayabiliyor muyuz.

sözü fazla uzatmayayim, Kim Ki Duk'un son filmi Nefes'i izlerken düsündüm bütün bunlari. filmde tutkulu insanlar ve tutkulu iki iliski vardi ama bu filmi bir tutku filmi olarak kabul etmek yönetmenin aktarmak istediklerini fazlasiyla hafife almak olur. hemen hemen her karesinde insanin bencilligine ve kiskancligina vurgu olan, sevginin en güzel kanitinin sevdigimiz insanin kararlarina ve belki bir baska insanda bulacagi mutluluga saygi göstermek olmadigini söyleyen ve son olarak bana ' herkes öldürür sevdigini, kimi kin yüklü bakislariyla, kimi de oksayici bir söz ile öldürür ' dizelerini hatirlatan bir filmdi nefes.

ve son sahnedeki sarki, beni altüst eden, hic beklemedigim anda gelen o essiz sarki.

( film bugun beyoglu alkazar da gösterime girmis, kacirmayiniz. )

4 Comments:

Blogger Elsa said...

rekomend de mi edecektin bugunleri de görecektik allah kahretmeye.

6:06 PM  
Blogger Melmoth said...

evet kesinlikle tavsiye ediyorum filmi :)

10:11 PM  
Anonymous Anonymous said...

merak ediyorum, kim ki-duk bir gün "ı ı olmamış" diyeceğimiz bir film yapacak mı? zannetmiyorum.
tutku demişken, bin-jip ile karşılaştırıp duruyorum. ama hangisi daha ağır basıyor karar veremedim.
siz ne dersiniz?
(bu arada belirtmeden geçemeyeceğim, yazı çok güzel).
:-)

9:27 PM  
Blogger Melmoth said...

bir hayale donusmek, bir hayal olmak mumkun mu diye soran bir filmdi bin-jip. ne sansliyiz ki bunun cevabini da evet olarak veriyordu. zihnime isleyen sahnelerden bir tanesinde gardiyan insan aklinin hicbir seyi gozden kacirmayacagini söylüyordu. bana kalirsa filmin soylemeye calistigi sey tam da bunun tersi, her seyi aklimizla aciklayamayiz ve her seyi gözlerimizle goremeyiz, bazi seyleri gormek icin bir kalbe ihtiyacimiz var.(boksorun evine hayal kahramanimiz ikinci defa girdiginde adamin posterinde gozlerini kapatmis olmasi yine aklimdan cikmayan bir kareydi).

iki filmi karsilastirirsak, benim icin ikisinde de tutku agir basan duygu olmadi. yine de nefes'te tutkuyu daha cok hissettim diyebilirim.

benden bir tutku filmi soylememi isteseler, fazla dusunmeksizin paris'te son tango derim :)

4:41 AM  

Post a Comment

<< Home

cool hit counter