Hakki Devrim
benim hic aksatmadan takip etmeye calistigim, saygi duydugum kose yazarlarindan biridir Hakki Devrim. gerek gazetecilik deneyim ve tecrübesiyle gerekse de türk siyasi hayatinin önemli donemeclerini yasamis biri olarak kosesinden bana bir seyler katan ender gazetecilerden biridir kendisi.
Ne var ki, son zamanlardaki yazilarinda Devrim'in bazi bilgileri özensiz ve gelisiguzel aktardigini dusunuyorum. benim gozume carpan iki ornekten soz edeyim.
birincisi, Devrim'in Charlie Chaplin'in Amerika'dan Isvicre'ye daha az vergi verme amaciyla gittigini iddia ettigi yazisi. Bu yazidan hemen sonra Atilla Dorsay, Devrim'i düzelterek Chaplin'in İsviçre'ye gidisinin asil nedeninin vergiden kacma istegi degil o dönemde senatör McCarthy'nin Amerika'da baslattigi ve özellikle de sanatcilari hedef alan komunist avi oldugunu soyledi.
ikincisi, Devrim'in bir yazisinda dolayli olarak sözünü ettigi Eva Braun'u Hitler'in metresi olarak gösterisi. Oysa Hitler ve Eva Braun birlikte intihar ettiklerinde evliydiler.
Hakki Devrim benden cok daha iyi bilir ki gazetecilikte okuyucuya karsi sorumlulugun ve gazetecilik etigine bagliligin ifadesi olarak cifte- kontrol kurali vardir. Gazeteci derledigi tüm bilgi, olgu ve belgeleri kontrol ve teyit etmekle yükümlüdür.
Butun bunlari yazmamda beni tetikleyen sey yine Devrim'in bugunku yazisi. Kendisi Yesilay ve Kizilay dan bahsederken bu kurumlarimizin eski isimlerinden de soz ediyor ve ahmer'in kirmizi, ahzar'in ise yesil anlamina geldigini soyledikten sonra hilal de ay anlamina gelir, herhalde bunu bilirsiniz diyerek kucumseyici denilebilecek bir ifade kullaniyor. Simdi soruyorum kendisine, diyelim ki bilmiyoruz hilal in ay demek oldugunu, bundan utanc mi duymaliyiz, hele de kendisi gibi deneyimli bir gazeteci dogrulugundan emin olmadigi bilgileri kosesinden bir gerceklismis gibi aktarabiliyorken.
Ne var ki, son zamanlardaki yazilarinda Devrim'in bazi bilgileri özensiz ve gelisiguzel aktardigini dusunuyorum. benim gozume carpan iki ornekten soz edeyim.
birincisi, Devrim'in Charlie Chaplin'in Amerika'dan Isvicre'ye daha az vergi verme amaciyla gittigini iddia ettigi yazisi. Bu yazidan hemen sonra Atilla Dorsay, Devrim'i düzelterek Chaplin'in İsviçre'ye gidisinin asil nedeninin vergiden kacma istegi degil o dönemde senatör McCarthy'nin Amerika'da baslattigi ve özellikle de sanatcilari hedef alan komunist avi oldugunu soyledi.
ikincisi, Devrim'in bir yazisinda dolayli olarak sözünü ettigi Eva Braun'u Hitler'in metresi olarak gösterisi. Oysa Hitler ve Eva Braun birlikte intihar ettiklerinde evliydiler.
Hakki Devrim benden cok daha iyi bilir ki gazetecilikte okuyucuya karsi sorumlulugun ve gazetecilik etigine bagliligin ifadesi olarak cifte- kontrol kurali vardir. Gazeteci derledigi tüm bilgi, olgu ve belgeleri kontrol ve teyit etmekle yükümlüdür.
Butun bunlari yazmamda beni tetikleyen sey yine Devrim'in bugunku yazisi. Kendisi Yesilay ve Kizilay dan bahsederken bu kurumlarimizin eski isimlerinden de soz ediyor ve ahmer'in kirmizi, ahzar'in ise yesil anlamina geldigini soyledikten sonra hilal de ay anlamina gelir, herhalde bunu bilirsiniz diyerek kucumseyici denilebilecek bir ifade kullaniyor. Simdi soruyorum kendisine, diyelim ki bilmiyoruz hilal in ay demek oldugunu, bundan utanc mi duymaliyiz, hele de kendisi gibi deneyimli bir gazeteci dogrulugundan emin olmadigi bilgileri kosesinden bir gerceklismis gibi aktarabiliyorken.
0 Comments:
Post a Comment
<< Home