sessiz
biraz ev, biraz duvar, biraz dükkan, biraz insan, kisaca dünyadan henüz el etek cekmemis biri icin halen görülebilecek bir seyler vardir diyerek sokaga ciktim bugün. cocuklugumun sokaklarinda umutsuzca bir teselli aradim her zamanki gibi. insan gecmise bakmak ve gecmisle avunmak isterken halihazirda hissettiginden daha fazla bir yikinti duygusuna ulasiyor diye gecirdim icimden. derken bir bardak cay icmek icin siradan, kucuk ve tenha bir yer aradim kendime. yolun ortasina atilmis bir masaya kurulmus 60'li 70'li yaslarini süren bir gruba takildi gözlerim. raki iciyor, ikili konusmalar yapiyor, bir kalabaligin icinde olmanin anlasilmaz huzurunu yasiyorlardi. masalarinin kenarina ilismek, sohbetlerine sessiz bir tanik olarak katilmak istedim. hala budalaca isteklerimin varoldugunu görmenin verdigi rahatsizlikla uzaklastim yanlarindan.
5 Comments:
kalabalığın içinde olmanın anlaşılmaz huzuru.birkaç sene önce çok uzun sürmeyen ama benim icin yeterince uzun olan bir kırsal deneyimim olmuştu.şehirdeki pek çok kişinin emeklilik ya da erken emeklilik hayali kırsalın ahesteliği.şehrin dokusunun,çeşitliliğinin insanda yarattığı arsızlık kırsalın yalınlığı ile karşılaştığında ilk once bir rahatlama yaşatsa da bir süre sonra yeterli gelmemeye başlıyor.yani benim için öyle olmuştu.ama yalnız kalmak benim için ihtiyaç.sadece hüzünlü veya yorgun olduğumda değil etrafımdakileri algılayabilmem,düşünebilmem için yalnız kalmam gerekli.ama yine de fiziksel bir yalnızlığın yarattığı sessizlik,eylemsizlik bana göre değil.bu türden bir yalnızlığı belki de hüzünlü veya yorgun olduğumda yaşayabiliyorum.bunlar dışında ‘durun bir,zaman da dursun,uzaklaşın hepiniz benden,bir susun hele’ dediğim anlarda kendimi sokaklara atarım.kafamın içinde düşünceler dolanırken sokakların,suretlerin,rüzgarın,oh ne güzel yaz akşamının varlığını algılarım.sanki bir metre çapında bir kalkanın içinde dokunulmaz,görünmez olurum.akıp giderim gibi gelir insanlar arasından ve de gerçekten de çok hızlı hareket ederim o anlarda sanki akar gibi.yürürken yakalamaya çalışırım görüntüleri.bir tezgahın önünde durmam,bir manzaraya baka kalmam.taa ki içimde bir huzur hissedene kadar.sanki durduğumda insanlar varlığımı algılayacaklarmış dahası ben o akıştan çıkıp gündelik hayata geri düşecekmişim gibi.kalabalığın içinde yalnız başına kafanda düşünceler,kişiler,özlemler varken dolaşmanın anlaşılmaz bir huzuru var bence de.ne iyi yapmışsın sokağa çıkarak tek başına.
bu yorumun icindeki dinginlige bir baska yorumdan, süleymaniye camii'nin karsisinda hissettiklerim üzerine söylenen sözlerden asinayim. demem o ki, cok da anonim bir yorumcu degilsiniz artik.
o gün yogun yasadigim bazi duyumsamalari buraya aktarmamistim, bir kez daha siz tamamlamissiniz. etrafimdan akip giden insanlar arasinda kendimi bir hayal kabul ederek, aralarinda yokmusum gibi hizlica yürümüstüm o gün.
bana rus romanlarındaki karakterleri anımsatıyorsun.eski dönemlerini geride bırakmış sıradan yaşamlara alışmak zorunda bırakılmış hüzünlü ama hala seçkin bir yaşayış sürmeye çalışan prensler gibi geliyorsun.zamanın başka bir diliminden şu ana,bu zamana ansızın bırakılmışsın ve bu sıradan yaşama alışmak zorunda kalmanın hüzünlü bir tadı var yazılarında sanki.yazılarında belli anlarda ortaya çıkan bazı noktalar bu özlemi ele veriyor.küçük yaşamsal tutkular.biraz ileri mi gittim acaba.ama bu sadece benim hissettiklerim.oscar wilde'ın ismini alman gibi ruhen de yakınsın sanırım ona.
kendisinden cogu zaman memnun olmayan biriyim. su siralar da hayli moralsizim. iste tam bu sirada, her zaman inanirim, bir kibrit cakar ve etraf aydinlanir. sözleriniz de bana güven verdi, mutlu etti beni. tesekkur ederim.
oscar wilde'a yakin olmak, ona ruhen yaklasabilmek sanirim onun yasamini, eserlerini, cagini, dostluklarini hic dinmeyecek bir merak ve heyecanla takip etmekle mümkündür. ben de bu sayede ona yaklasabiliyorsam, onun estetik ve edebi zevkinden kendi yasamima kucuk de olsa bir parca katabiliyorsam ne mutlu bana.
'sanki sokakta yanyana geçmişiz ve tanışmazken bile birbirimize selam vermişiz hissi' yaratıyor yazıların.ben teşekkür ederim.
Post a Comment
<< Home